26 Eylül 2010 Pazar

Bugün pazar

Çalışıyorken ne çok işim olurdu pazar günleri, kendime bir türlü zaman ayırmaz, ertesi gün işe gideceğim için, işlerimi tamamlayamadığım için, uykumu alamadığım için huzursuz yatardım tabiki huzursuz da uyanırdım "pazartesi sendromu" dediler sonra buna ..))) Çocuklar küçük, biz çok genciz, imkansızlıklar içinde güzel bir hayatımız olması için uğraşıyoruz o zamanlar ama bir türlüde tamam olmuyor isteklerimiz. Bahar aylarında mutlaka pikniklere gitmek isterdik pazar günleri, işleri ayarlayıp oralara yetişmek için ne kadar çok yorulurdum ama değerdi...şimdi her gün pazar günü gibi sanki, bir kıymeti kalmadı ... Okullar açıldığında pazar günleri çocukların çamaşır ve banyo işleri yüzünden koşturma içinde geçiyordu, yetişemedikçe çocuklara kızıyordum birde iyimi, kimbilir bana içlerinden nasıl öfkeleniyorlardı ama bende haklıydım kendimce, onca işin gücün altında kalıveriyordum... Her evde olmuştur bunlar ben çocukken de annem ev hanımı olmasına rağmen pazar günü bir dolu işi olur hep bize kızardı... Çamaşır elde yıkanırdı o zamanlar suyuna da soda konurdu, o koku burnuma geliverir bazen... çoğu kere maç izlenirken, daha doğrusu dinlenirken annem çamaşır yıkıyor olurdu yorgun ve öfkeli...şimdi futbol maçı bana bunları çağrıştırıyor ... kokuların izleri galiba... bugün pazar yazmak geldi içimden aklıma gelenleri.... soda kokulu çamaşırlarımı özledim yoksa ....

Hiç yorum yok: